Eskiden aylık dergilerimi kaçırmaz, pazarları uzun uzadıya yaptığım gazete keyfimi ıskalamazdım. Artık hepsini ıpad'ten takip edenler kervanına katılıp, hayatıma renk katan zevklerime veda ettim. Bunun yanında korktuğum ama teknolojiye asla kurban vermek istemediklerim var.. "Kitaplarım".
Kitapları sevmeyen insan olur mu? Küçük Prens'i okumamış birinin kaybettiklerini düşünmek bile istemiyorum mesela. Kitapların en büyük oksijen kaynağımız olduğunu düşünenlerdenim. Onlarsız bir hayat düşünmeye çalışsanız ne canlanır kafanızda? Ya da boş verin, kötüyü çağırmayalım biz. O boşluğu hissetmek yerine çok geç olmadan biraz nefes alalım.
Nasıl mı?
Hazır tatile girmişken, İstanbul bu kadar sakinken hadi biraz nefes alalım, ayağımıza kadar gelen kitaplara koşalım. O havayı soluyalım.
Nereye mi?
7. İstanbul Beyoğlu Festivali'ne. Kaçımız bir sahafa gidip kitap bakıyor ki günlük koşturmasında.
7. İstanbul Beyoğlu Festivali'ne. Kaçımız bir sahafa gidip kitap bakıyor ki günlük koşturmasında.
Bir farklılık yapıp bu tatil aklınızda olan herhangi bir kitabı Sahaf Festivali'nden almaya ne dersiniz?
Ya da hiçbir şey almayıp sadece sahafları ziyaret etmeye?
Şimdiye kadar hiç görmediğiniz eski kitaplara, dergilere, afişlere dokunmaya?
Hatta açıp birkaç sayfa okumaya?
Taksim'e bir kerecik de onlar için uğrayın. Emin olun pişman olmayacaksınız (:
Ve son olarak uğradığınız sahaflarla sohbet etmeninin keyfine varanlardan olun. Gitmişken Turkuaz Sahaf standında Nedret Bey'e selam vermeden de dönmeyin derim.
Turkuaz Sahaf: Emin Nedret İşli |
NOT: Festival 19 Ekim'de son bulacak acele edin.
Benim Sahaf Festivali Günlüğüm
Festivalde benim gözüm eski dergilerde ve kitaplardaydı her sene olduğu gibi. Bir de tabi bitirme projem için aradığım "Popüler Tarih" dergisinde. İstediğim her şeyi bulurken, ayraç koleksiyonuma 4 yeni ayraç daha ekledim. Aradıklarımı bulmamın mutluluğuna sahafları dolaşırken aldığım keyfi de katarak festivalden ayrıldım. Benim için bol oksijenli, bol keyifli bir gün oldu! Darısı sizin başınıza (:
Keşfedin!
Yeni yerler denemeyi sevenlerdenseniz yorgunluğunuzu Asmalı'da bulunan Leblon'da bir şeyler içerek atabilirsiniz. Leblon Arda Türkmen'in ilk göz ağrısı, Asmalı'nın da incisi kanatimce. Henüz keşfetmediyseniz festival çıkışında 2-3 dakikalık bir yürüme mesafesi kat ederek ulaşabilirsiniz.
İyi tatiller (:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder